2 Eylül 2009 Çarşamba

Sevgili Günlük

Bir kaç gündür canım hiç bişey yapmak istemiyor.Malak gibi yatıyorum,kitap okuyorum,yiyeğinim amanın da bugün biberonunu tutmayı öğrenmişleriyle geçiyor tatilim.Bu yaz yok denecek kadar az tv izledim.Bu yaz tv de sadece geniş aileyi izledim.Bence güzel dizi olmuş hele koyu bilal denen karakterin imana geldikten sonra abilere gidiyoruz kitap okuyacağız repliğine epey güldüm.Bide esas oğlan cevahir den de acayip hoşlanmaya başladım.Ne bilem garip şekilde çok yakışıklı geliyor.Canım bişey yapmak istemediği sıralarda şuursuzca tv ye sararım 2 gündür de bunu yapıyorum desperate houswive denen sikindirik diziyi izlemek uğruna telefon konuşmalarını satıyorum.Bu kadınlar gerçekten de umutsuz vakalar.Hayvan gibi evlerde yaşayıp yedikleri önlerinde yemediklerini köpeklerine bile atmayan cinslerin nasıl ossuruktan sorunlar çıkarabileceğini çokta iyi yansıtıyorlar.Türkiye de insanlar toki lere girebilmek için neler yapıyorlar.Neyse bu tv li iki günümden bana son kalan göz yaşı oldu.Buna trt nin 3.sınıf dublajla verdiği esaretin bedeli neden oldu tabi ki buna bilmem kaçıncı kez izleyişime ve aradaki uzun naneli melisalı limonlu yeşilçaylar diyerek başlayan reklamlara rağmen.Bu aralar çok mu duygusal bir boşluktayım yoksa gavur gerçekten çok mu iyi yapıyor.Bilemedim.

11 yorum:

  1. sevgili vahşi kelebeğim..öyle şeyler yazmışsın ki katılımcı olduğumu belirtmeden geçemeyeceğim bazı hususlara basmışsın o tombik parmaklarını..yazın başıydı sanırım..dandik bi film sitesinden denk geldim esaretin bedeli'ne..yıllar önce bende vurgun etkisi yarattığını hatrlayıp da senaryosunu hayal mayal tasvir ettiğim bi filmdi benim için o an..'acaba aynı etkiyi tekrar yakalayabilecekmiyim?' merakıyla yurdun dandik internetinden bilmem kaç saat yüklenmesini beklemeyi göze alarak izlemeye karar verdim filmi..her ne kadar ilk izlediğim zamanın koşullaryla son izlediğiminki arasında dağlar kadar fark da olsa,'acaba aynı etkiyi yaratacak mı?' sorusunu yönelttiğim deneyim bu sebepledir ki kontrollü deney olmaktan çok çok uzaktı..lakin mukadderat,sanki o lağım borusundan yağmurlu gecede sürünerek çıkan kendimmişçesine ağladım yine..ve aynen bahsettiğin 3. sınıf dublaj ve bilmemkaçıncı sınıf görüntü kalitesine rağmen...

    YanıtlaSil
  2. buralarda tatiller genelde bu şekilde geçiyor.bu ilk kez başımıza gelmedi sonuçta..buna katlanmak zorunda değiliz.çıkıp gece hayatının tadına bakmalıyız bence ben geçen bi cıktım cok hareketli hatta nihat beyin oğlu alper i gördüm =) gece iyi yani..geniş aileye gelince iğrenç bir dizi,yeteneksizler avının sonucunda alınmış olsalar anca böel rol yaparlardı..konu felann saçma..mahalle dizilerine kılım! yaşasın zengin hayat aşımemnunusu diyorum efendim ben şahsen..yoksa delüganlulardan bana ne yani..türkiyede ki tokilere gelince bence keşke hiç yapmasalar cok sağlam malzeme olmayabiliyor aman dikkat!(YES,I AM AN ARCHITECT) umutsuz ev kadınlarına gelene kadar deli adamları izile yani madmen i..sağlam dizi.iki bişey kaparsın..o melisalı çayları da sibelcanın kızı melisaya tercih ederim öle deme! bi ara sibelcan ve kızı melisa haberlerinden deli olduyduk valla..son olarak ben geçenlerde pan ın labirentinde olsun cold mountain de olsun ağladım..ağlamak güzeldir..dur ya , bence cumalaı atv de aile saadetini izle ya sen aslında..neyse..mimar nida güngören gururla sundu..

    YanıtlaSil
  3. sevgili çok kıymetli iki dostum yorumlarınız bana can verdi evet deli deyusları izlemeyi bende nicedir arzu ederim lakin fırsat olmadı şimdilik cevahir le gönül eğlendiriyorum işte.

    YanıtlaSil
  4. deli deyuslar bomba oldu yannız =) n.g.

    YanıtlaSil
  5. öncelikle nihat beyin oğlu alpere değinmek istiyorum..babasının hapiste olduğunu duymuşsunuzdur heralde..evet konudan sapıcam biraz,affınıza sığınıyorum..kızı da (evet selin-adı selin olup de fakir olan bi kıza hiç raslamadım bu arada,sırf bu yüzden kızım olursa adına olmasa bile göbek adına bi yere selin sıkıştıracam-) mini cooper lara biniyormuş efemm..eee 'çok laf yalansız,çok mal haramsız olmuyormuş'.nitekim biricik KBB ci doktorumuzun mapus damlarında olma sebebi yolsuzluk olarak adlandırılan şeymiş..

    dizilerden bahsettiniz madem..bugün yaprak dökümünün en fazla iki reklam arasındaki bir part ına dayanabildim..skerim böle hayatı..günlük hayatımızda zaten yeterince maddi oalanaksızlıkla karşı karşıya olan bizler,bencede en azından kumandanın bizde olduğu bi platformda bari sefaletten sürünenleri deil de gelir seviyesi '365 milyon dalır' olan aileleri prime time da evimize konuk edebilelim..sonuna kadar katılıorum kankaa:)
    son olarak melisa olayına değinirsek,bence sibel can da kızının adına SELİN koyabilirdi..en azından geleceğini bi yerden garanti altına alırdı..zaten içinde MELİS geçen isimleri sevmiyorum ben:)
    saygılar sevgiler..

    YanıtlaSil
  6. 365 milyon dalırs..S takısını unutmayalım..
    selin in arabasından bana ne.ben abisini tavşanlı barlar sokağında gördüm valla hemde güllü gömlek giymiş..zaten alper de de baya lüks bi oto vardı..sanırım jag ya da bmw idi..yıllardann da 2006..ben gördüm..baba orda da kulağa boğaza bakıyor demekki ya da hanımm ben cıkana kadar bak şu kulaklara demiş de olabilir.. n.g.

    YanıtlaSil
  7. evet gerçekten herkesin bildiği üzere çok büyük bir mebla ucsuz bucaksız.

    YanıtlaSil
  8. esas oğlan cevağirden hoşlanmak midesizliği, malak gibi yatmakla birleşirse; desprate housewifes dizisinin sosyoekonomik şartları fütursuzca eleştrilebilir. fakat bende bu kadınların niye bu kadar mutsuz olduklarını çözemiyorum (aslında 2 kelime: vercen ayarı/vercen ayarı...neyse)! bu dizi kadınların isteklerinin sonsuz olabileceğinin açık kanıtıdır ve sadece kadınlar değildir istekleri sonsuz olan, erkeklerin de sonsuz istekleri vardır, fakat kulvarlar farklıdır.(haşaa..çarşaflı,cübbeli, şalvarlı kareşlerimizi kastetmiyorum...RTE) esaretin bedelide hoş film allahıma :) ayrıyeten naneli yeşil çaya içmeden uyuz olanlardanım.

    Onur U.

    YanıtlaSil
  9. Esaretin bedeline hiç oscar vermeyip umutsuz kaltaklara emmy yağdıran amerikalılar siz ne garipsiniz ya.

    YanıtlaSil
  10. naneli melisalı limonlu çaylar... o reklamın müziği de insanda tuvalet taşında kıvrınmış duran bir kılı görme hissi uyandırıyor. tvde çeşit fakirliği malesef beni de vurdu, üstelik biberon tutmayı öğrenmesine sevindiğim bir yeeenim de yok. digiturk reklamlarını da şiddetle kınıyorum yok bilmem eve huzur gelir herkes istedğini izler zırvalıkları, hepsi fasa fiso. bi film için film kanalına bakayım dedim pamela andersonun m.ö filmleri vardı. bir de ramazan günü onsekiz yaş üstü izleyiciler içindi ve cinsel unsurlar içeriyordu, kınadım. ama izledim. batağın kingin gözünü seveyim istemem pamela anderson

    YanıtlaSil
  11. sevgili kankitsum yapma böyle biraz etrafına bak hayatındaki kız güruhu kupa kızı,sinek kızı olmasın.salla pamela yı ama bir yan masaya bak bakalım.

    YanıtlaSil